16 Şubat 2008 Cumartesi

Erkeklerin korkulu rüyası: Anevrizma

60 yaşın üzerinde, özellikle sigara kullanan ve hipertansiyonu olan erkeklerin yüzde 6’sından fazlasında ‘Anevrizma’ görüldüğünü belirten Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi Damar Cerrahisi Bölümü’nden Dr. Cihangir Çelik, ‘Anevrizma’nın vücudun en büyük damarı olan ‘aortun balonlaşması’ anlamına geldiğini açıkladı. ‘Anevrizma’nın ağırlıklı olarak karın bölgesinde, böbrek damarlarının çıkışından sonra görüldüğünü ifade eden Dr. Cihangir Çelik, hastalığın hiçbir bulgu göstermemesi nedeni ile ani ölümlere yol açabileceğini vurguladı.

Balonlaşan aortun çapının 5 santimi geçmesi halinde, damarda patlama (rüptür) riski oluştuğuna dikkat çeken Dr. Cihangir Çelik, hayatî derecede öneme sahip risk hakkında şunları ifade etti:

“Balonlaşan aortun çap büyüklüğü arttıkça, patlama riski de artar, dolayısı ile hastalar ani ölüm tehlikesi ile karşı karşıya kalabilir. Yapılan istatistiksel araştırmalara göre; aort damarında patlama gerçekleşen hastaların yüzde 50′den fazlası, hastaneye yetiştirilemeden hayatlarını kaybetmekte; acil olarak, hastaneye yetiştirilebilen hastaların ise ancak yüzde 50’si kurtulabilmektedir.”

Fizik muayene ve ultrason yöntemi ile hastalığın tanısının kolaylıkla konulabildiğini dile getiren Dr. Cihangir Çelik, ‘Anevrizma’nın tedavisinde, erken tanının çok önemli bir role sahip olduğunun altını çizdi. Dr. Cihangir Çelik, risk faktörleri taşıyan 60 yaşın üzerinde özellikle de sigara içen ve hipertansiyonu olan erkeklerin en az bir kez ultrason yaptırmalarını önererek, “Anevrizma yoksa 5 yıl sonra ultrason tekrarlanmalıdır” dedi.

‘Anevrizma’ tedavisinde, açık ameliyat ve endovasküler (damar içine girilerek yapılan müdahale) yönteminin uygulandığını açıklayan Dr. Cihangir Çelik, endovasküler yöntem ile tedavi edilen hastaların 48 saat süre ile hastanede kalıp, 1 hafta içerisinde de günlük yaşam aktivitelerine dönebileceklerini belirterek, açık ameliyat ile tedavi olan hastaların ise 5 ila 7 gün boyunca hastanede kalıp, 2 hafta içerisinde günlük yaşam aktivitelerine dönebileceklerini söyledi. Dr. Cihangir Çelik, her iki tedavi
yönteminde komplikasyon risklerinin son derece az olduğuna da dikkat çekerek, anevrizma tanısı konulan hastaların, yakın takip ve tedavi ile normal yaşantılarını sürdürebildiklerini vurguladı.

0 yorum: